Cami, kapısında bekleyen kadını dilenci diye götürdüler..

TELAFİSİ MÜMKÜN OLMAYAN HATA  NASIL OLDU?..

Olay Kağıthane Ortabayır Mahallesi Aydınlar Camiinde meydana geldi.  Gazetemiz sahibi Osman Şahin’in yengesi olan A.Y. isimli  kadın 40 yıldır Ortabayır Mahallesinde Bacadibi  Şair Çelebi sokakta ikamet etmektedir. Cuma günü nedeniyle eşi  H.Y. Aydınlar camiine Cuma namazına gider. Eşi ile sözleşerek Cuma çıkışı Caminin önüne gel Annemin mezarını ziyaret edeceğiz der.  Eşi A.Y. ise 3 yaşındaki torununu yanına alarak caminin kapısında eşinin namazdan çıkmasını bekler.

ZABITALARIN BASKININA UĞRADI..

Cuma günü nedeniyle cami önünde dilenci avına çıkan Kağıthane Belediyesinden 4 zabıta memuru çocukla bekleyen kadını görerek hemen resimlerini çeker ve dilenci diye apar topar zabıta arabasına bindirirler. A.Y. isimli kadın durun, dilenci değilim, camide eşimi bekliyorum der. Hatta çevreden bir iki mahalle komşusu “Bu kadın bizim komşumuz 40 yıldır tanıyoruz “ demeleri de zabıtaların ikna olmasına yetmedi.  Zabıtanın baş sorumlusu “Atın arabaya” diyerek kadını zabıta aracına bindirirler.

A.Y. isimli kadın neye uğradığını şaşırır. Şok olur. Dili damağı tutulur. Ne söyleyeceğini şaşırır. Kucağındaki torunu çığlıklar atar. Zabıtaların sitemlerini dinleyerek Kağıthane zabıta müdürlüğüne kadar götürülür. Bir azar ve fırça da orada adını bilmediği zabıta amirinden yer. Sonunda kendini ifade eder, eşini çağırır ve olay tatlıya bağlanarak, zabıta memurları ve amirleri kadından özür dileyerek eşi H.Y. ile birlikte kadını gönderirler.

“PSİKOLOJİM BOZULDU, YASAL HAKKIMI ARAYACAĞIM”

Başına gelen bu olayları yaşayan A.Y.  ise olayı anlatırken hala titreyerek bunalımda olduğu görülüyordu.  “Dünden bu yana psikolojim bozuldu. Dilim damağım kurudu, şekerim yükseldi. Beni komşularım ve toplum içersinde küçük düşürdüler, rezil ettiler. Dünden bu yana üzerimdeki şoku hala atlatamadım.  3 yaşındaki Torunum ise  iki gündür korkudan ağlamaya devam ediyor. Zaten torunumda asilik gibi bir rahatsızlık vardı.   Eski adetlerden olan Cuma namazından ilk çıkan kişiye dua okutacaktım. Bu nedenle namaz dağılmadan biraz önce gittim, Cami önünde beklemeye başladım.  Daha sonra eşimle ve torunumla birlikte kaynanamın mezarını ziyarete gidecektik. O kadar yalvardım, durumu izah ettim zabıtalar dinlemedi. Bu bir haksızlık ve işkencedir. Namus ve gurur meselesidir. Bindiğim aracın içersinde 9 tane daha dilencilik yapan kadınlar vardı. Bana ve onlara söylemedik söz yapmadık hakaretler bırakmadılar. Beni sanki gerçek dilenciymiş gibi onların sınıfına koydular. Torunumun korkudan attığı çığlıklar nedeniyle kimseyi aramak dahi aklıma gelmedi.  Bu zabıtaları Allaha havale ediyorum.  Eşim gelerek gerçekler ortaya çıkınca bütün zabıta memurları ve amiri benden nasıl özür dileyeceklerini şaşırdılar. Daha sonra olayı Mahalle muhtarımız Erhan Özbak'a de anlattım. Fakat bu hata özürle asla af olunamaz. Yasal yollardan hakkımı arayacağım” diyerek adeta isyanlarını dile getirdi.

Öte yandan A.Y adli kadının eşi H.Y. ise emekli bir PTT. Memuru olduğu için Mahallede ve çevresinde kendisine dilenci muamelesi yapılarak gururu ile oynanmasının bedelini Kağıthane Belediye başkanı Fazlı Kılıç veya yetkililerin gerekeni yapacağına inanıyoruz.